227
İlaç Yan Etkilerinin Yönetimi
Dr. Selim Aydemir
Giriş
Kronik hepatit C (KHC) tedavisinde son 30 yılda çok önemli ilerlemeler sağ-
lanmıştır. 1986 yılında kronik non-A, non-B hepatitinde interferonların (IFN) et-
kinliğinin gösterilmesiyle tedavi süreci başlamış, 1990’lı yıllarda tedaviye IFN
ve ribavirin (RBV) eklenmiştir. 2000’li yıllarda ise pegile IFN (pegIFN) ile RBV
kombinasyonu tedaviye girmiştir ve bu kombinasyonla genotip 1 ile enfekte
hastalarda %42-52 arasında değişen oranlarda kalıcı viral yanıt (KVY) sağlan-
mıştır. 2011 Mayıs ayında kronik HCV tedavisinde yeni bir çığır açan direkt et-
kili antiviral ajanların (DAA) ilk temsilcileri olan boseprevir (BOC) ve telaprevir
(TVR) ABD ve Avrupa’da ruhsatlandırılmıştır. NS3/4A serin proteaz inhibitörü
olan bu ilaçlar KHC genotip 1 hastalarda pegIFN+RBV ile birlikte kullanılmış
ve KVY hızlarında önemli artış sağladıkları görülmüştür (1-8).
KHC tedavisindeki gelişmeler sürmektedir. Viral ve konak faktörlerine etkili
çok sayıda DAA geliştirilme aşamasındadır. Bu yeni ilaçlar günümüzde hızla
klinik kullanıma girmektedir. KHC tedavisinde yeni geliştirilen DAA ile yan
etkiler azalırken tedavi başarısı artmaktadır (3,9).
Ülkemizde günümüz standart KHC tedavisi uygulaması, pegIFN+RBV ve/
veya direkt etkili antiviral ajanların (BOC veya TVR) kombine kullanımıdır. Ge-
rek pegIFN+RBV gerekse bu kombinasyona BOC veya TVR eklenmesi teda-
vi sürecinde ilaca bağlı birçok yan etki gelişimine neden olabilmekte, buna
bağlı olarak da doz azaltımı ya da ilacın kesilmesi gerekebilmektedir.